Hande Kılıçaslan
Yaklaşık iki yıl önce yogayla tanışmış ve elinden geldiğince pratik yapmaya çalışmış biri olarak sizinle bidiklerimi ve deneyimlerimi paylaşmak istedim. Bu yola bir giriş yapmanızda küçük bir etkim olursa oldukça sevinirim.
Öncelikle çoğu insan yogayı yerde bağdaş kurup nefes alıp vermek sanıyor. Bu aslında bilgi kirliliğinden kaynaklı. Yoganın birçok çeşidi vardır. Bazılarında oturup mantralar söylemek, diğerinde sadece yüz kaslarını çalıştıran hareketler olabilir. Raja yoga ise daha çok fiziksel duruşlar ve nefes üzerine odaklanır. Fiziksel duruşlar yani pozlar arasında geçişler yaparız. Belli bir poz üzerinde birkaç nefeslik zaman süresince durabiliriz. Bunlar gerçekten vücudunuzu esnetecek, kasları çalıştıracak ve dengenizi geliştirecek hareketlerdir. İleri yoga pozlarına bakıp bir gün bunları yapabilmeyi diliyorum.
Yoga yapmak için illa bir spor geçmişinizin, esnek bir vücudunuzun, belirli bir kilonuzun, maddi durumunuzun olmasına gerek yok. Kendi seviyenize göre Youtube üzerinden birçok derse ücretsiz ulaşabilirsiniz. Tek ihtiyacınız olan uygun bir ortam ve pratik yapma isteğiniz.
Yogayı sadece spor değil de bir yolculuk olarak düşünün. Hem zihinsel hem fiziksel olarak… İlk yoga denememde çoğu hareketi yapamamıştım. Kaslarımın güçsüz ve kısa olduğunu fark ettim. Neyseki yogada pratikle derinleşebileceğimi biliyordum. Çoğu kez yine yapamayarak, bazen kaslarımın acısından pozu ve pratiği yarım bırakarak da olsa denemeye devam ettim. Kendime bir mat edinip daha fazla pratik yapmaya başladım. Bu dönemin yaz tatiline ve yalnız olduğum bir döneme denk gelmesi çok iyi olmuştu. Günde iki kere, her biri yarım saatlik yoga pratiği ile o kaslarımı zorlayan pozlara rahatlıkla girer olmuştum. Bu yolculukta başta acıdan korkuşum, poza girerken sürekli “Yapabilecek miyim?” diye düşünüşüm yerini rahatlığa bıraktı. Artık korkmayıp sadece deniyordum. Zamanla bir pozun içinde gerginliği düşünmekten çok, kasları rahatlatmaya, alıp verdiğiniz nefese odaklanmaya başladığınızda aynısını hayatta da yapmaya başlıyorsunuz.
Her ne kadar bu işin uzmanı olmasam da üzerimizde fazla ve zararlı bir enerji olduğunu düşünüyorum. Bu enerjiyi gün içinde harcamamız lazım. Geceleri uyutmayan, masaya oturup o işi bitirmemizi engelleyen bir enerji fazlalığı… Bu enerjiyi yoga ile harcayıp daha dingin bir zihne sahip olmak hayat enerjinizi temizleyecek ve odaklanmanızı sağlayacak.
Ön yargılarınız olabilir ancak yogayı en azından denemenizi tavsiye ederim. Çünkü zamanında öylesine merak edip girdiğim bu yol, en stresli zamanlarımda kaçtığım bir sığınak haline geldi. Ne zaman kalkacak halim olmasa, canım sıkkın olsa gözüm yoga matına kayar oldu.
Denemek için genelde pratiğin başında vücudu ve zihni hazırlamak için yapılan oldukça kısa “Güneşi selamlama” akışıyla başlayabilirsiniz. Eğer devam edebilirseniz yarım saatlik bir pratiğin sonunda kendinizi çok daha dingin ama güçlü hissedeceğinizi göreceksiniz. Yapmanız gereken bir mat veya elinizi, kolunuzu acıtmayacak bir zemin bulup üzerinde kendinize zaman ayırmanız. Şimdiden iyi pratikler.
